2024 yılı Kasım ayında Türkiye e-ticaret sektörü büyük bir ivme kazandı. Hepsiburada verilerine göre, 1-28 Kasım tarihleri arasında verilen sipariş sayısı geçen yıla kıyasla yaklaşık 1,7 kat arttı ve aylık rekor seviyeye ulaştı.
Ticimax altyapısını kullanan markalarda ise Kasım 2024’te toplam sipariş adedi 5.96 milyon, toplam ciro ise 8.12 milyar TL olarak gerçekleşti. Rakamlar, sipariş adedinde %57, ciroda ise %191’lik artışa işaret ediyor.
Sadece Türkiye değil, küresel e-ticaret pazarı da aynı şekilde rekor seviyelere ulaştı. ABD’de 2024 Black Friday dönemi boyunca online satışlar 10.8 milyar dolara ulaştı. En yoğun saatlerde dakikada 11.3 milyon dolar harcama yapıldı. Bu tür yoğun günlerde e-ticaret platformlarının performansı, doğrudan gelirle ilişkilidir.
Tüm bu veriler, e-ticaretin yalnızca büyümekle kalmadığını, aynı zamanda daha rekabetçi, daha kırılgan ve daha yüksek beklentili hale geldiğini gösteriyor. Yüksek trafik dönemlerinde yalnızca fiyatlar değil, hız, deneyim ve güven de rekabette belirleyici hale geliyor.
Alışveriş sezonlarında başarı, yalnızca pazarlamayla değil, site performansı, deneyim ve şeffaflıkla kazanılıyor. Tüm bunların temelinde ise sağlam bir QA stratejisi yatıyor. Bu yazıda, ErikLabs uzmanlığıyla, zirve dönemine hazırlık için uygulanması gereken en kritik 10 e-ticaret QA testini adım adım inceliyoruz.
1. Performans ve Yük Testi: Her Milisaniye Önemlidir
Hız, e-ticaret dönüşümüyle doğrudan ilintili. Yalnızca 100 milisaniyelik bir gecikme bile dönüşüm oranını %7 azaltabiliyor. Site hızının 1 saniye yerine 3 saniyeye çıkması, dönüşüm oranını yarıya indirebiliyor.
Yük testi ve stres testi, özellikle Black Friday gibi trafiğin zirveye ulaştığı dönemlerde altyapınızın dayanıklılığını önceden ölçmenizi sağlıyor.
- Yük testi e-ticaret sitelerinde beklenen trafik altında site davranışını test eder.
- Stres testi, sistemin sınırlarını zorlayarak zayıf noktalarını ortaya çıkarır.
Gerçek kullanıcı davranışlarını taklit eden senaryolarla yapılan performans testleri, yalnızca sunucu tarafı değil CDN, veritabanı ve üçüncü parti API’lerdeki hata ve yavaşlamaya yol açan bölümleri de gözler önüne serer.
ErikLab’te geliştirdiğimiz SmartLoad, gerçek trafik senaryolarına yakın simülasyonlarla ekip olarak performans darboğazlarını önceden tespit etmeyi sağlıyor. Geleneksel çözümlerin hantallığından uzak, hızlı kurulabilen, kolay ölçeklenebilir bir yapı sunuyor. Özellikle e-ticaret ön sezon testi planlamalarında, karar almayı kolaylaştıran net içgörüler üretmesiyle süreçlerimize büyük değer katıyor.
2. Fonksiyonel Testler: Sorunsuz Alışveriş Deneyimi
2024 Black Friday dönüşüm oranlarına baktığımızda, masaüstü için %6.5, mobilde ise %3.2’lik oranlar kayıt altına alındı. Mobilde başlayan bir alışveriş yolculuğu, genel olarak masaüstünde tamamlanabiliyor. Bu da farklı cihazlar arasında kusursuz deneyim tasarımını zorunlu kılıyor.
E-ticaret QA testi ile giriş, arama, ürün sayfaları, sepet ve ödeme adımlarında tıkanıklıkları daha erken aşamada görerek dönüşüm artışına doğrudan katkı sağlıyoruz.
Test edilmeyen bir “kupon kodu” alanı ya da ödeme sayfasında görülemeyen hata mesajı, dönüşüm hunisinin kilit noktasında kayıplara neden olur. Özellikle mobildeki düşük dönüşüm oranları, fonksiyonel testlerin derinleştirilmesini şart kılıyor.
Başarılı bir fonksiyonel test senaryosu, yalnızca “çalışıyor mu” sorusunu değil, “kullanıcı nasıl deneyimliyor” sorusunu da yanıtlanmalı. Örneğin bir kullanıcı, siparişini tamamlarken üç kez aynı alanı doldurmak zorunda kalıyorsa, bu teknik olarak sorunsuz ama işlevsel olarak sorunlu bir deneyimdir.
Fonksiyonel testler aynı zamanda müşteri hizmetleri yükünü de azaltır. Bir hatanın kullanıcıya değil, QA sürecine takılması; destek taleplerini, iade oranlarını ve negatif yorumları doğrudan azaltır.
3. Güvenlik Testi: Geliri ve İtibarı Korumak
Alışverişin en yoğun olduğu dönemlerde artan tek şey maalesef sitenize gelen ziyaretçi sayısı değil. Aynı zamanda saldırılara da daha açık hale geldiğiniz dönemler olduğunu unutmayın.Yoğun kampanya dönemlerinde, kötü niyetli aktörler özellikle ödeme sistemleri, kullanıcı oturumları ve envanter API’lerini hedef alır. İhmal edilen en küçük açık bile, tüm kampanyanın finansal etkisini silip süpürebilir.
E-ticaret QA testi stratejisinin ayrılmaz bir parçası olan güvenlik testleri, markanın dijital itibarını ve müşteri güvenini korumanın temelidir. SQL enjeksiyonları, XSS saldırıları, oturum yönetimi açıkları ya da zayıf şifreleme uygulamaları, yalnızca teknik değil ticari riskler doğurur.
ErikLabs’te olarak güvenlik testlerini sadece “güvenlik ekibinin işi” olarak değil, QA’nın da aktif sahası olarak görüyoruz. Özellikle e-ticaret test otomasyonu içinde yer alan güvenlik kontrolleri sayesinde, her sürümde belirli güvenlik kontrolleri otomatik yapılır ve olası açıkları erken aşamada tespit ediyoruz.
Neleri test ediyoruz?
- Ödeme geçitleri: Hatalı yönlendirme, işlem doğrulama açıkları
- Kullanıcı oturumları: Oturum çalma, cookie zafiyetleri
- Giriş ve kayıt formları: Brute-force, SQL injection denemeleri
- 3. parti servisler: API anahtarları, güvenlik token’larının sızıntı riski
Bir Örnek:
Diyelim ki bir e-ticaret sitesinde, ödeme sağlayıcısına bağlı bir form yalnızca mobil cihazlarda çalışırken doğrulama problemi yaşıyor. Masaüstünde her şey yolunda görünüyor ancak mobil kullanıcılar, hatayı fark etmeden ödeme adımında takılıyor. Sitede gerçek zamanlı bir sorun görünmüyor ama dönüşüm oranları sessizce düşüyor.
Bu tür senaryolar, standart test süreçlerinde kolayca gözden kaçabilir. Ancak edge-case senaryoları kapsayan e-ticaret QA testleri, bu gibi görünmez riskleri ortaya çıkarır. Erken tespit edilen bir mobil form hatası, binlerce kaybedilmiş satışın önüne geçebilir.
4. Mobil Uyumluluk Testi: Satışların Yarısından Fazlası Cebinizde
2024 Kasım döneminde yapılan online alışverişlerin %50’sinden fazlası mobil cihazlardan gerçekleşti. Black Friday’de mobil trafik hem ziyaret hem de satın alma açısından açık ara öndeydi. Ancak aynı dönemde mobil e-ticaret istatistikleri, dönüşüm oranlarının masaüstüne göre hâlâ daha düşük kaldığını da gösteriyor.
Sorun çoğu zaman deneyimde yatıyor. Buton yerleşimleri, form alanları, ekran geçişleri ya da yavaş yüklenen görseller… Masaüstünde kusursuz çalışan bir site, mobilde ciddi engeller çıkarabiliyor.
Mobil uyumluluk testi, farklı cihaz ve ekran boyutlarında sitenizin nasıl davrandığını test eder. Yani iPhone SE’den Samsung Galaxy Ultra’ya, 4G bağlantıdan zayıf Wi-Fi senaryolarına kadar her kombinasyon, gerçek kullanıcı davranışına en yakın şekilde simüle edilmeli.
ErikLabs olarak test otomasyonu süreçlerimize mobil senaryoları özel olarak dahil ediyoruz. Sadece tasarım uyumluluğu değil, mobilde oluşabilecek fonksiyonel sapmaları da tespit ediyoruz. Örneğin mobil ödeme akışında üçüncü parti bir popup pencerenin tam ekranda açılmaması gibi detaylar, dönüşüm oranını ciddi oranda etkileyebilir.
5. Tarayıcı Uyumluluk Testi: Her Platformda Aynı Deneyim
Kullanıcılarınız sitenize Chrome’dan da girebilir, Safari’den de. Belki Firefox’tan, hatta hâlâ kullanılan eski bir Edge sürümünden. Her cihaz, her tarayıcı farklı bir motorla çalışır ve sitenizi farklı yorumlayabilir. Tarayıcı farkları kullanıcı deneyimini doğrudan etkiler.
Tarayıcı uyumluluk testi, sitenizin farklı tarayıcılar ve cihazlar üzerinde tutarlı bir şekilde çalıştığını garanti altına alır. Görsel kaymalar, tıklanabilirlik problemleri, bozuk ikonlar ya da responsive hataları genellikle bu aşamada ortaya çıkar.
Özellikle e-ticaret sitelerinde, görsel sadelik ve etkileşim akışı büyük önem taşır. Sepete ekle butonunun mobil Safari’de çalışmaması ya da filtrelerin Internet Explorer’da bozulması gibi küçük hatalar, kullanıcıların alışverişi terk etmesine neden olur.
E-ticaret QA testi burada sadece teknik doğrulama aracı değil, aynı zamanda dönüşüm optimizasyonu QA yaklaşımının bir parçası hâline gelir. Her kullanıcıya aynı kalitede deneyim sunmak, dönüşüm oranını doğrudan artırır.
👉 Yazının buraya kadarki kısmı, e-ticaret sitenizi zirve sezonuna hazırlamak için atılması gereken adımlara yalnızca bir giriş.
Kritik testlerin tamamına, örnek senaryolara ve ErikLabs ekibinin bu süreçte nasıl fark yarattığına dair tüm detayları blog’umuzda okuyabilirsiniz:
📎 Tüm yazıyı blog’da okuyun →
6. API ve Entegrasyon Testi: Görünmeyen Sistemler, Görünen Etki
Bir siparişin başarıyla tamamlanması yalnızca kullanıcı arayüzüne bağlı değil. Arka planda birbiriyle haberleşen onlarca sistem: stok yönetimi, ödeme sağlayıcıları, kargo firmaları, promosyon modülleri, CRM sistemleri… Tüm bu sistemlerin herhangi birinde oluşan gecikme ya da hata, doğrudan müşteri memnuniyetini ve satış performansını etkiler.
E-ticaret test otomasyonu içinde API ve entegrasyon testleri olmazsa olmaz. Envanter senkronizasyonunun düzgün çalıştığından emin olmak, stokta olmayan ürünlerin satın alınmasını engellemek ya da kargo hesaplama servislerinin doğru veri döndürdüğünü test etmek, büyük hacimli operasyonlarda kritik fark yaratır.
API ve entegrasyon testlerinde amacımız sadece “API cevap veriyor mu?” değil. Aynı zamanda:
- Gecikme süreleri kabul edilebilir düzeyde mi?
- API çağrıları zaman zaman zaman aşımına mı uğruyor?
- Beklenmeyen veri formatları veya boş dönüşler geliyor mu?
Kullanıcılar sistemin arka planda nasıl çalıştığını bilmez ve bilmek zorunda da değildir. Onlar için önemli olan, her şeyin sorunsuz işlemesidir. Örneğin ödeme API’sinde yaşanan sadece 3 saniyelik bir gecikme bile sepetin terk edilmesine neden olabilir.
7. Veritabanı ve Backend Testi: Dönüşümün Sessiz Kahramanı
Bir müşteri ürünü sepete ekledi, ödemeyi yaptı, sipariş tamamlandı. Peki stok gerçekten güncellendi mi? Sipariş veritabanına eksiksiz kaydedildi mi? İlgili kullanıcıya doğru bildirim gitti mi?
İşte bu soruların yanıtı backend testlerinin konusudur.
Veritabanı ve backend testleri, sipariş akışının görünmeyen ama en kritik parçalarını test eder. Genellikle “sorun yaşanmadıkça bakılmayan” bu katman, kampanya dönemlerinde sistemin en fazla yük alan noktasıdır.
ErikLabs olarak backend testleri alanında:
- Envanter hareketlerinin tutarlılığı
- Sipariş durumlarının eş zamanlı güncellenmesi
- Kampanya kurallarının doğru uygulanması
- Çoklu oturum senaryolarında veri tutarsızlıklarının önlenmesi
gibi testleri senaryo bazlı ve otomasyon odaklı şekilde uygularız.
Veritabanı problemleri yalnızca teknik değil, ticari de olabilir. Stokta olmayan bir ürünün satın alınması ya da iptal edilen bir siparişin faturalanması gibi hatalar; müşteri deneyimini zedeler, itibar kaybına yol açar.
Görünmeyen hataları önceden görmek için bu testleri e-ticaret ön sezon testi sürecine mutlaka dahil etmek gerekir.
8. CDN ve Ağ Testleri: Hızı Koruyun, Nerede Olursa Olsun
Bir siteyi hızlı yapmak kolaydır. Hızlı tutmak zordur. Özellikle trafik dünyanın dört bir yanından geliyorsa.
CDN (Content Delivery Network) teknolojisi, içerikleri kullanıcıya en yakın sunucudan ulaştırarak sayfa yüklenme sürelerini düşürür. Test edilmediği sürece, içerik hâlâ merkez sunucudan, belki de kıtalar ötesinden yükleniyor olabilir.
Biz CDN ve ağ testlerinde özellikle şunlara odaklanıyoruz:
- Global gecikme süreleri (latency)
- DNS çözümleme süreleri
- Cache davranışı (önbellekten mi yükleniyor?)
- CDN fallback senaryoları (ana sunucuya dönüyor mu?)
ErikLabs’in test ekipleri, özellikle yüksek hacimli kampanya dönemlerinde CDN kaynaklı performans kayıplarını milisaniye düzeyinde analiz eder. CDN ve ağ testleri sayesinde siteniz e-ticaret site hızı açısından yalnızca Türkiye’de değil, global kullanıcılar için de rekabet avantajı yakalar.
CDN hataları genellikle gözle görülmez ama etkisi hissedilir. Sayfa 3 saniyede değil de 4.2 saniyede yüklendiğinde, kullanıcı kararını değiştirir. O ürün sepete girmez.
9. UX ve Kullanılabilirlik Testleri: Ziyaretçiyi Alıcıya Dönüştürmek
Kullanıcı deneyimi, güzel görünen bir arayüzden çok daha fazlasını gerektirir. Gerçek dönüşüm, kullanıcıların ürünü bulabildiği, sepetini kolayca yönetebildiği ve ödemeyi zorluk yaşamadan tamamlayabildiği bir yolculukla gerçekleşir.
UX ve kullanılabilirlik testleri, kullanıcıların sitede nasıl davrandığını, nerelerde takıldığını ve ne zaman vazgeçtiğini anlamak için vazgeçilmezdir. A/B testleri, tıklama ısı haritaları ve oturum kayıtları gibi yöntemlerle yapılan bu testler, sezgilere değil verilere dayanır.
Diyelim ki “misafir olarak devam et” butonunuz mobil cihazda ekranın alt kısmında kalıyor ve görünmüyor. Teknik olarak sistem çalışıyor olabilir. Ancak kullanıcı bu seçeneği göremediği için alışverişi yarıda bırakıyor. İşte bu tür senaryolar yalnızca UX testleriyle ortaya çıkar.
ErikLabs olarak UX testlerini manuel testlerin ötesine taşıyoruz. Gerçek kullanıcı akışlarını simüle eden senaryolarla, sadece sistemin değil, kullanıcının da “hissedebileceği” problemleri ortaya çıkarıyoruz.
İyi bir kullanıcı deneyimi, müşteri hizmetlerine gelen talepleri azaltır, dönüşüm oranlarını artırır ve en önemlisi; kullanıcıyı memnuniyetle ayrılan, geri dönen bir müşteriye dönüştürür. Unutmayalım, memnun kullanıcı sadece satın almaz, markanızı başkalarına da önerir.
10. Smoke ve Sanity Testleri: Yayına Gitmeden Önce Son Kontrol
Kasım indirim sezonu gibi yüksek hacimli dönemlerde, son dakika güncellemeleri kaçınılmazdır. Yeni kampanyalar, kupon entegrasyonları, API değişiklikleri… Tüm bu güncellemeler içinde en ufak bir hata, satışların durmasına neden olabilir.
Bu noktada devreye smoke ve sanity testleri girer. Smoke testleri, sistemin temel işlevlerinin çalıştığını hızlıca kontrol eder: Ana sayfa açılıyor mu? Ürün sayfaları düzgün mü? Sepete ekleme ve ödeme süreçleri çalışıyor mu?
Sanity testleri ise, son yapılan değişikliklerin başka alanlarda istenmeyen etkiler oluşturup oluşturmadığını kontrol eder. Genellikle küçük ama hayati senaryoları kapsar.
ErikLabs’te bu testleri CI/CD süreçlerine entegre şekilde otomatikleştiriyoruz. Böylece her sürüm öncesi yapılan kontroller insan hatasını minimize ediyor ve yayına alınan kodun “sürprizsiz” olmasını sağlıyor.
Daha Sağlam Testler ile Daha Akıllı Büyüme için Buradayız
E-ticarette başarı sadece ne sattığınızla değil, nasıl sunduğunuzla ilgilidir. Hızlı açılan sayfalar, çalışan entegrasyonlar, güvenli ödeme akışları ve sorunsuz kullanıcı deneyimi… Tüm bunlar ancak güçlü bir QA altyapısıyla mümkün olur.
Özellikle yoğun indirim ve kampanya sezonlarında öne çıkan markalar, yalnızca reklam bütçesiyle değil; performansa, güvene ve deneyime yatırım yaparak fark yaratıyor. Böyle olunca da e-ticaret QA testi süreçlerini ciddiyetle ele alan ekipler, sadece bug’ları değil, fırsatları da erken yakalıyor.
ErikLabs’te, e-ticaret test otomasyonu, yük testi e-ticaret, mobil uyumluluk testi gibi tüm QA süreçlerini sisteminize entegre ediyoruz. SmartLoad gibi özel araçlarımızla performans testlerini daha ulaşılabilir hale getiriyor, ekibinizin yükünü hafifletiyoruz.
Yılın en büyük alışveriş sezonu yaklaşıyor. Peki, siteniz buna hazır mı?
Daha fazlasını öğrenmek, sisteminizi birlikte test etmek ve dijital operasyonunuzu güçlendirmek için bizimle iletişime geçin, ihtiyaçlarınızı birlikte keşfedelim.